Tarih: 28.11.2025 00:28

TİMBİR ve İMEF Dijital Habercilikte Telif konuşuldu; ‘Gazetecinin Emeği Korunmalı’

Facebook Twitter Linked-in

TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Giresun Milletvekili Nazım Elmas'ın da yer aldığı programda, TİMBİR Genel Başkanı Dr. Süleyman Basa, telif uygulamasının dijital basının geleceği için zorunluluk olduğunu belirterek, internet ortamındaki izinsiz haber kullanımının sektörü ciddi biçimde tehdit ettiğini söyledi.

Dijital habercilikte yıllardır halının altına süpürülen telif meselesi, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesinde düzenlenen "Dijital Habercilikte Telif" seminerinde sonunda masaya yatırıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğünün destekleriyle, TİMBİR ve İMEF'in ortaklaşa düzenlediği program; akademisyenlerden sektör temsilcilerine, öğrencilerden medya çalışanlarına kadar geniş bir katılımla gerçekleşti. Açılışta yapılan saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından kürsüye çıkan konuşmacılar, yıllardır dijital medyanın sırtından geçinip gazetecinin emeğine göz dikenlere oldukça net mesajlar verdi.

TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Giresun Milletvekili Nazım Elmas'ın katılımı dikkat çekerken, TİMBİR Genel Başkanı Dr. Süleyman Basa'nın sözleri adeta yıllardır yaşanan sorunun fotoğrafını çekti. Basa, internet ortamında haberlerin "kopyala-yapıştır" mantığıyla yağmalandığını, emeğin hiçe sayıldığını ve bunun sektörün geleceğini tehdit ettiğini dile getirerek, "Gazeteci sabahlara kadar haber kovalıyor; birileri ise sitelerini doldurmak için bunu dakikalar içinde çalıp kendi üretimiymiş gibi sunuyor. Buna artık dur denmeli." sözleriyle durumu sert bir dille özetledi.

İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Elif Emre Kaya ise meselenin sadece hukuki değil, aynı zamanda ciddi bir etik problemi olduğunu vurguladı. Kaya, dijitalleşen medya düzeninde içerik üreticisinin korunmasının zorunlu olduğunu, aksi halde kaliteli gazeteciliğin ayakta kalamayacağını belirterek, telif uygulamalarının güçlendirilmesinin mesleğin nefes borusu olduğunu ifade etti. Yani özetle, "Kaliteli haber istiyorsanız önce o haberi üretene sahip çıkacaksınız." mesajı verdi.

Programın en çarpıcı değerlendirmelerinden biri ise TİMBİR Başkan Vekili ve 24. Dönem İzmir Milletvekili Rıfat Sait'ten geldi. Sait, dijital habercilikte telif haklarını "kul hakkı" olarak nitelendirerek, bu sorunun sadece mesleki değil, vicdani bir mesele olduğunu söyledi. Dijital medyanın büyümesiyle birlikte bilgi kirliliği ve dezenformasyonun da kontrolden çıktığını vurgulayan Sait, bu karmaşada telif haklarının sadece gazeteciyi değil, toplumun doğru bilgi alma hakkını koruduğunu ifade etti. Yani hem emeğin hem de kamu yararının aynı anda savunulması gerektiğini güçlü bir dille hatırlattı.

TİMBİR'in bilgi kirliliğiyle mücadele kapsamında yürüttüğü çalışmalara da değinen Sait, "Dijital basın büyüdü ama beraberinde kirlilik de büyüdü. Telif, sadece gazetecinin değil toplumun güveninin sigortasıdır." diyerek sektördeki çürümenin önüne geçilmesi için daha ciddi adımlar gerektiğini söyledi.

Soru-cevap bölümünde ise özellikle dijital medya çalışanlarının yaşadığı mağduriyetler dile getirildi; izinsiz haber kullanımının ekonomik ve mesleki tahribatı örneklerle anlatıldı. Katılımcılar, mesleğin sürdürülebilirliği için telif uygulamalarının artık kaçınılmaz olduğunu belirterek, bu alanda yapılacak düzenlemelerin hızla hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.

Seminer, dijital habercilikte telif haklarının sadece bir teknik düzenleme değil, gazetecinin onurunu ve mesleğin geleceğini ilgilendiren hayati bir konu olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Katılımcılar, programın telif bilincinin güçlenmesine önemli katkı sağlayacağını belirterek salonu terk etti. Ancak salonun dışında hâlâ büyük bir sorun var: Dijital medyada emeği gasp eden ve "habercilik" adı altında haksız kazanç sağlayan düzen bozulmadıkça, bugün konuşulan tüm başlıklar yarın yine aynı noktaya dönüyor. Bu seminer ise en azından bu döngüyü kırmak için atılan ciddi bir adım olarak kayda geçti.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —