Şap Hastalığına Karşı Doğal Seferberlik: Hayvanlarını Korumak İsteyen Üreticilere Geleneksel Reçete

Türkiye’nin dört bir yanında etkisini artıran hayvan hastalıkları üreticileri tedirgin ediyor. Özellikle yaz aylarında yaygınlaşan şap hastalığı, küçük ve büyükbaş hayvanlarda ciddi sağlık sorunlarına, hatta ölümlere yol açabiliyor. Aksaray’da bazı üreticiler ise, yıllardır uyguladıkları doğal ve geleneksel tedavi yöntemleriyle hayvanlarını hastalıktan korumanın mücadelesini veriyor.

Sahada yetiştiricilik yapan, hayvancılığı ata mesleği olarak sürdüren bilinçli üreticiler, şap hastalığına karşı etkili olduğu bilinen bitkisel ve mineralli karışımları uygulamaya devam ediyor. Uzun yıllardır uygulanan bu doğal tedavi yöntemleri, hem hastalığın yayılmasını engelliyor hem de ekonomik açıdan üreticiye yük olmuyor.

Ağızdaki Şap Hastalığı İçin Etkili Karışım

Şap hastalığı, hayvanların ağızlarında yaralarla başlayarak beslenmelerini engelliyor ve hızla zayıflamalarına neden oluyor. Bu duruma karşı halk arasında kullanılan ve şifa bulduğu bilinen karışım ise şöyle hazırlanıyor:

1 kg şap taşı tozu

1 kg sumak tozu

1 kg karbonat

1 kg sofra tuzu

1 kg toz şeker

Bu beş madde geniş bir kapta iyice karıştırılıyor. Ardından, hayvanların ağızları temiz bir sünger yardımıyla üzüm sirkesi ile iyice yıkanıyor. Temizlik işleminin ardından hazırlanan bu karışım, toprak serper gibi hayvanların ağızlarına serpiştiriliyor. Uygulamanın 2-3 gün tekrar edilmesi durumunda ağızdaki yaraların iyileştiği, hayvanın tekrar yem yemeye başladığı gözlemleniyor. Üreticiler, bu uygulamanın hastalığa yakalanmamış hayvanlara da yapılması gerektiğini, böylece bulaşmanın önüne geçilebileceğini ifade ediyor.

Ayaktaki Şap Yaralarına Göztaşı ve Katranlı Formül

Şap hastalığı sadece ağızla sınırlı kalmıyor; ayaklarda da ciddi yaralara neden olabiliyor. Ayaklarda oluşan yaralar için önerilen uygulama da oldukça basit ve etkili:

Hayvanların ayakları önce çamaşır sodalı suyla sünger yardımıyla iyice yıkanıyor.

Ardından 250 gram göztaşı, 1 su bardağı katran (veya bulunamazsa sanayilerde kullanılan yanık yağ) ile iyice karıştırılıyor.

Krem kıvamına gelen bu karışım, bir sopa yardımıyla el değmeden hayvanın tırnak aralarına sürülüyor.

Yine hastalık bulaşmasını önlemek için ahır girişine bir oluk yerleştiriliyor. Bu oluğa göztaşı karıştırılmış su konuluyor ve hayvanlar ahıra girerken bu sudan geçiyor. Böylece hastalık taşıyan hayvanların diğerlerine virüs bulaştırmasının önüne geçiliyor.

"Şifa Allah’tandır" Diyen Üretici Çağrıda Bulundu

Geleneksel tedavi yöntemlerini uygulayan üreticiler, bu reçetenin hem koruyucu hem de iyileştirici etkisinin yıllardır denendiğini belirtiyor. Kimyasal ilaçlara erişimin zor olduğu veya maddi imkanların kısıtlı olduğu köy ve yaylalarda bu tür tarifler sayesinde sürüler korunabiliyor.

"Bizim yöntemimiz doğadan gelen şifadır. Karışımları ölçüyle, dikkatle yaparız. Üzüm sirkesiyle dezenfekte ederiz, sonra tozları uygularız. Ayak için ise göztaşı ve katran karışımı yıllardır kullandığımız bir yöntemdir. Allah’ın izniyle iyileşiyorlar." diyen üreticiler, bu bilgilerin diğer çiftçilerle de paylaşılmasını istiyor.

Yetkililere de çağrıda bulunan üreticiler, gıda ve tarım müdürlüklerinin bu geleneksel bilgileri göz ardı etmemesi gerektiğini, sahada etkin bir eğitim ve destek kampanyasıyla hem modern hem doğal çözümlerin çiftçiye ulaştırılmasının elzem olduğunu ifade ediyor.

Hayvan Sağlığı Milli Bir Meseledir

Yaz sıcaklarının 40 dereceyi aştığı bu günlerde, susuzluk, enfeksiyon ve bağışıklık düşüklüğü nedeniyle hayvan hastalıklarının artması bekleniyor. Bu yüzden hem kurumlar hem bireyler olarak hayvan sağlığına yönelik alınacak her önlem, hem ekonomik hem vicdani bir sorumluluk taşıyor.

Tarım ve hayvancılıkla geçinen bölgelerde, üreticilerin bu tür doğal yöntemlerle desteklenmesi, bilgi paylaşımı yapılması ve kırsaldaki hayvancılıkla uğraşanlara ulaşılarak eğitim verilmesi, ülke genelinde şap gibi salgın hastalıkların önlenmesine büyük katkı sağlayacaktır.

Ramazan Kuruöz'ün tarifi “Hayvanların Ağızlarında oluşan șap hastalığı için.. şap taşı tozu, sumak toz, karbonat, tuz, ve toz şeker.. bunların hepsini hayvanların sayısına göre aynı orantıda atıyorum birer kilo bir kabın içinde iyice birbirine karıstırılacak hayvanların ağzı Üzüm sirkesi ile sünger e batirlip iyice yıkanacak yıkandıktan sonra Bu karışım tozu hayvanın ağızlarına Toprak saçar gibi saçacak düzenini bunu uygulasın Birkaç güne düzelir inşallah.. Hayvanların Ayaklarında Oluşan Şap hastalığı için ise... Hayvanların ayakları Çamaşır sodast ile iyice süngerle yıkanır daha sonra 250 gram Göztaşı bir su bardağı katran ya da bulamazsa sanayilerde olan yanık yağ ile karıstirilir iyice krem kıvamında sonra el değmeden bir sopa yardimıyla hayvanın tırnak aralarına krem gibi Bu karışım sürülür ahırın içindeki hayvanlara bulaşmaması için de ahirin girişine bir oluğun içine suyla Göztaşı karıştırılır hayvanlar ahıra girerken bu suya basmaları sağlanırsa hastalık bulaşmaz Biraz Önce ağızdaki şap için yazdığım tarifi ise hasta olmayan hayvanlara da yapması gerek onlara bulaşmasın. Şifa ALLAHTAN inşallah şifa olur”