İYİ Parti Aksaray eski milletvekili ve siyasetçi Turan Yaldır, sosyal medya hesabından yaptığı dikkat çekici paylaşımda, İsrail’in İran’a yönelik saldırısını yıllardır bölgede yerleştirdiği ajanlar aracılığıyla gerçekleştirdiğini öne sürdü. Yaldır, paylaşımında yalnızca İran’ı değil, Türkiye’yi de uyardı.

“İran’da İsrail ajanı mı olur?” sorusunun yersiz olduğunu belirten Yaldır, “Önce Türkiye’ye baksınlar. Türkiye’de 40 yılı aşkın süredir İsrail’in güdümünde terör örgütleri ve siyasi uzantıları var” ifadeleriyle dikkatleri iç tehditlere çekti.

Yaldır açıklamasında, İsrail’in sadece bir devlet değil, fitne, kaos ve kanla beslenen küresel bir yapı olduğunu vurguladı. “İsrail nereye sızsa, orada istikrarsızlık baş gösterir” diyen Yaldır, Türkiye’nin de bu sinsi yapıdan muaf olmadığını savundu.

Paylaşım, hem iç hem de dış politikada güvenlik ve istihbarat konularının yeniden tartışılmasına neden oldu. Yaldır’ın ifadeleri, sosyal medyada geniş yankı bulurken, birçok kullanıcı tarafından destek ve eleştiri yorumları aldı.

İYİ Parti Aksaray eski Milletvekili Turan Yaldır, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada İsrail’in İran’a yönelik saldırısının arkasında uzun yıllardır ülkeye sızdırdığı ajanların olduğunu iddia etti. Yaldır, sadece İran’ı değil, Türkiye’yi de uyararak İsrail’in terör örgütleri ve siyasi uzantılar aracılığıyla Türkiye'de de yıllardır aktif olduğunu ifade etti.

“İran’da İsrail ajanı mı olur?” diye soranlara seslenen Yaldır, “Önce Türkiye’ye baksınlar! Türkiye’de 40 yılı aşkın süredir İsrail’in güdümünde terör örgütleri ve siyasi uzantıları var” ifadelerini kullandı. Yaldır, İsrail’in yalnızca bir devlet olmadığını, girdiği her coğrafyada fitne, kaos ve kan üzerinden varlık gösteren küresel bir tehdit olduğunu vurguladı.

Açıklamasında “İsrail nereye sızsa fitneyle, kaosla, kanla beslenen küresel bir belaya dönüşüyor” diyen Yaldır’ın sözleri sosyal medyada geniş yankı bulurken, bazı kesimlerden destek, bazı kesimlerden ise tepki geldi.

Turan Yaldır’ın bu sözleri, Orta Doğu’da artan gerilim ve Türkiye’nin iç güvenliği açısından dikkat çekici bir uyarı olarak değerlendirildi.