Aksaray'ın kalkınmasında büyük rol oynayan gurbetçi kardeşlerimizin, ilimize gelmesini esnaf kardeşlerimiz dört gözle bekliyor.

 Haklılar. 

Temmuz ayı yani gurbetçi ayı, esnafın en yoğun iş yaptığı, deyim yerindeyse harmanını kaldırdığı zaman dilimi. 

Ancak bu dönemde fiyatların insafsızca ikiye, hatta üçe katlanması, 

hem gurbetçilerin hem de yerli halkın gözünden kaçmıyor ve ciddi tepkilere neden oluyor.

Gurbetçi kardeşlerimiz, yılın sadece bir ayında geldikleri Aksaray'da kendilerine sağmal inek muamelesi yapılmasından hoşnut değiller. 

Bu uygulama, onların memleketlerine duydukları sevgi ve bağlılığı zedelerken, 

Aksaray'da yaşayan vatandaşlarımız da bu fiyat artışlarından olumsuz etkileniyor.

 Esnafın bu tutumu, sadece gurbetçileri değil, Aksaray’da yaşayan tüm halkı mağdur ediyor.

Elbette bu eleştirilerimiz tüm esnaflar için geçerli değil. İçinde Allah korkusu taşıyan, vicdan ve merhamet sahibi esnaflarımızı bu durumdan ayrı tutmak gerekiyor. 

Ancak, ne yazık ki bu tür esnafların sayısı azınlıkta kalıyor ve genel itibarıyla fiyat artışlarıyla haksız kazanç elde etmeye çalışan bir anlayış hakim durumda.

Aynı şekilde, tüm gurbetçi kardeşlerimizi de aynı kefeye koymak haksızlık olur. 

İçlerinde, memleketlerine gelince nasıl davranmaları gerektiğini bilen, kurallara riayet eden birçok kişi var. 

Ancak bazı gurbetçilerimiz, Aksaray’a geldiklerinde trafikte kaos yaratıyor, kuralları hiçe sayıyor ve kural tanımaz bir tavır sergiliyorlar.

Geçtiğimiz günlerde bir dostumla konuşurken, Aksaray’da yaşanan trafik keşmekeşinden dert yandı bana. 

İkinci değil üçüncü sıradaki park yapılmış araçlardan, dörtlüleri yakıp yolun ortasında park eden araçlara kadar birçok sorundan bahsetti. 

Bu sorun, özellikle gurbetçilerin geldiği dönemde araç sayısının üçe, dörde katlanmasıyla daha da büyüyor. 

Ana caddelere park etme isteği, trafiği içinden çıkılmaz bir hale sokuyor.

Sorunu büyüten ise bizleriz. 

Bunu kabul etmeliyiz. 

Ancak şehir merkezinde hız yapan, araçların sağından solundan sıkıştırarak hata yapmalarına neden olan gurbetçileri de göz ardı edemeyiz. 

Geçtiğimiz günlerde yaşadığım bir olay, artık pes dedirtecek cinstendi.

 Belediye önünde kalabalık trafik içinde tersten gelen bir araç gördüm. 

Durdurdum ve ters geldiğini, ileride dönebileceği yerler olduğunu söyledim. 

Ancak gurbetçi olduğunu belirten şahıs, yurt dışında bir yıl çalışıp ,

Aksaray ekonomisine binlerce dolar bıraktığını, 

Bu yüzden yolun tersinden gitmek istediğini söyledi. 

Böyle bir tutumu kabul edemeyiz. 

Herkesin kurallara uyması gerekiyor.

Bu tür davranışlar, Aksaray’da yaşayanlar için de geçerli. 

Kültürden, eğitimden, çevre terbiyesinden yoksun insanlar her yerde var. 

Ancak, böyle bir durumu kabul etmemek ve bu insanlarla mücadele etmek zorundayız. 

Herkesin kurallara uyması, hem trafik düzenini hem de toplum huzurunu sağlayacaktır. 

Eğer böyle davranan insanlar görürseniz, plakalarını çekip polise bildirin ve cezalarını alsınlar. 

Bu, sadece Aksaray’a değil, ülke ekonomisine de katkı sağlar.

Herkes biraz haddini bilirse, Aksaray yaşanabilir bir yer olur. Haddini bilmeyenlerle uğraşmak zor olabilir, ancak bu toplumun huzuru için gereklidir. Bu konuda duyarlı olmak, hepimizin ortak sorumluluğudur. 

Aksaray'ı daha yaşanabilir bir yer haline getirmek için hem esnafın hem de vatandaşların üzerine düşeni yapması gerekiyor. Fiyatları insafsızca artıran esnaflar ve trafik kurallarını hiçe sayan gurbetçiler, bu güzel şehrin huzurunu bozmamalıdır. 

Aksaray, herkesin hakkına riayet ettiği, kurallara uyduğu bir yer olmalıdır.