SATIR ARASI (Ayşe ALP)

Tarih: 06.04.2025 18:10

Aksaray'da TV kanalı yok…

Facebook Twitter Linked-in

Sosyal medya üzerinden video olarak paylaştıkları haberlerle, sanki TV varmış havası veriliyor.
Bunun karşılığında Valilikten, Belediyeden, STK'lardan ve siyasilerden
ayrıcalık görüyorlar…
Aksaray’da TV yayını yapıyor gibi karşılığını alıyorlar.
Valilik sadece ulusal basın ve sözde TV'leri önemli programlara çağırarak, programın ulusal basında yer bulacağını düşünüyor.
Ve TV kanalları ile daha çok seslerini duyurabiliyorlarmış;
Vay anasını…
Sormak lazım, son bir ayda ulusal kanalda ve ulusal TV’lerde Valiliğin kaç haberi yayınlandı?...
Ama Valiliğin çok bilmiş basın bürosu, bunu Aksaray Valisi Mehmet Ali Kumbuzoğlu’na böyle dikte edince;
Sayın Valimiz de bunu gerçek zannediyor galiba…
Dolayısıyla Valilik bunu yerel basına gerekçe olarak sununca,
ben dahil bazı yerel haber siteleri ve basın mensupları da;
Valiliği, başta olmak üzere Belediye, STK ve siyasileri protesto ettik.
CHP’nin dediği gibi boykot ettik.
Madem ulusal basın sizlerin sesini daha iyi duyuyorsa,
yayını olmayan sosyal medya TV'leri sizlerin haberlerini ve sesini daha iyi halka anlatabiliyorsa,
biz de size saygı duyar, haberinizi canımız isterse yapar, canımız istemezse yapmayız…
Canımızın istediğini haber yaparız.
Canımızın istemediğini yapmayız…
Son günlerde Valilik, STK ve milletvekilleri haberleri bazı yerel basında çıkmıyorsa,
kendilerine tercihleri konusunda saygı duyduğumuzdandır.
Saygı duymaya devam edeceğiz.
En azından Aksaray Olay Haber sitesi adına ben bu saygıya devam edeceğim.
Milletvekilleri başta olmak üzere STK ve kurumların programlarına gitmeyerek,
ve program haberlerini yapmayarak protestomu sürdüreceğim.
Tabii bizim yerel basının yarısından fazlası haber yapmayı bilmediği için
ve sitelerini güncel haberlerle yenilemedikleri için bu boykotu yapamayacaklar…
Ama sitelerini güncelleyerek belli bir okuyucu kitlesine ulaşmış olan haber siteleri,
eğer kendi onurlarının ayaklar altına alınmasını istemiyorsa, boykota devam etmeli...
Yok sayanla, saymayanları aynı kefeye koymamalı…
Ama “Beni çağırmaması işime gelir, hem programa gitmem, hem haberim hazır gelir” diyorlarsa,
bu yolda gitmeye devam etsin.
Zaten siz de hak ettiğiniz değer kadar değer görüyorsunuz…
Şikayet etmeye hakkınız yok…

Bu arada "haber yapmayacağız" dediysek yanlış anlaşılmasın…
Kurumlarımızı kapatacağımız anlaşılmasın.
Haber sitelerimizin yayını durduracağımız hiç düşünülmesin.
Tabii kurumlar yayın hayatına devam edecek.
Bizler sadece artık, kurum, STK ve milletvekilleri açıklamalarını haber yapmayacağız.
Onların hakkında yapılan her eleştiri ve açıklamayı tabii ki haber yapmaya devam edeceğiz.
“Yapmayacağız” derken, yanlış anlaşılmasın;
Bizi yok sayan kurum, yok sayan STK ve yok sayan milletvekillerine bu sözümüz.
Haber yapacağız tabii ki;
o zaman bizi yok sayıp ulusal basının çağrıldığı ve ulusal basında yer bulmayan haberler dahil olmak üzere,
her açıklamayı daha derin irdeleyip araştırıp, altında yatan gerçekleri yazacağız, haber yapacağız.
Eksikleri, vatandaşların şikayetlerini, yapılmayanları…
Örneğin Ramazan Bayramı’nda AFAD'ın araçları mesaide olmadıkları halde sokaklarda neden fink atıyorlardı?
AFAD çalışanları; neden araçları, devletin içine koyduğu benzin ve mazotla bayramlaşma, aile gezmelerine gittiler?
Ortaköy yolunun hâlâ neden bitmediğini haber yapacağız…
Bu kadar örnek yeter sanırım…
Bu ve buna benzer haberlere yer vereceğiz.
Yani aslında, Aksaray'ın adı dışarıda kötü anılmasın diye sustuğumuz ne varsa haber yapacağız…
Haber yapmayı bilmediğimiz zannedenlere, “İstersek o haberlerden biz de yaparız.” diyeceğiz…
Bugüne kadar yaptığımız gibi, vatandaşın mağdur olduğu konuları, sizlere cep telefonundan bildirerek çözüm bulmanızı istemeyeceğiz.
Bazı arkadaşlarımız gibi bizler de haber yazarak sizlerden cevap bekleyeceğiz.
Cevaplarınızı da istersek yayınlayacağız…

Valilik basın, yerel medya ile hesaplaşmasını;
önemli haberlere yerel medyanın çağrılmasının önüne geçmek için ortaya attığı ulusal basın ve yayını dahi olmayan sosyal medya TV'leri ile
sürdürdüğü ahbap-çavuş ilişkilerine devam ederken;
onlarla arası iyi olduğu için onlarla yol yürümeye devam edebilirler.
Bu şekilde bizleri püskürtüp küstürdüklerini,
ve sessizce köşemize çekildiğimizi düşünebilirler.
Bu nedenle bu yazıyı yazmam zaruri oldu.
Bilinsin ki bizler küsmeyiz,
yok saymak kimsenin ahdî olmaz…
Kürkümüze küsüp sessizliğe gömülmeyiz.
Hak ettiğiniz ve istediğiniz gibi yazmayı da biliriz.
Bundan sonra haberlerimiz sert olur, ağır olursa,
kimse kırılıp gücenmesin; herkes hak ettiğini yaşar…

Bu arada “Sen neden kendini onlarla bir tutuyorsun?” diyecek olanlara bir sözüm var:
Mevzu ben değil, AKSARAY BASININ ONURU.
 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —