Paslı hançer Ekümenik

Ramazan DURMUŞ

Lozan Antlaşması gereğince "Metropolit" olan şahsa "Patrik" demek yetmezmiş gibi Pontus Rum çetelerine en fazla şehit veren Trabzon'umuzun formasına "Ekümenik Patrik" ifadesi yazdırılması kabul edilemez bir rezalettir!

Unutulmasın ki. "Ekümeniklik" de, "Megali Idea"nın paslı hançeri...

Peki "Megali Idea" ne demek hatırlatalım!

Türkçe’de “Büyük Fikir” anlamına gelen “megali idea” ya da “megalo idea” Bizans’ın “Konstantinopolis” diye adlandırdığı İstanbul’u kaybetmesiyle ortaya çıkmış yeniden büyük bir imparatorluk kurma hayalinin adıdır.

Megali idea çerçevesinde; önce Yunanistan’ın bağımsızlığı elde edilecek, ardından Ege adaları, Batı Anadolu, Karadeniz bölgesi, Rodos, Girit, Bozcaada, Kıbrıs, Epir, Makedonya, Batı ve Doğu Trakya ele geçirilecek ve nihayet Konstantinopolis diye adlandırılan İstanbul, Helen İmparatorluğu’nun başkenti olacaktır.

Yani Lozan’da susturulanlar öttürülmeye devam ediliyor. 

“Ekümenik” rezaleti bu defa da Pontus Rum çetelerine en çok şehit veren Trabzonumuzda kendini bilmez bir iş insani (!) vasıtasıyla efsane Trabzonsporumuz da kullanılarak yaşatıldı..

Ne yazık ki kimseden tık yok! Aptallığı seçip magazincilik oynuyorlar.

Ecdadın iyiniyetini istismar eden Rum Patrikhanesi susturulması gerekirken şımartıliyor. Başına buyruk derebeylikler gibi hareket eden Fener Rum Patrikanesi, Lozan Antlaşması ile susturuldu ama aklıevveller yine bildiğini okuyor.

Osmanlı’nın kendi kendisini yönetmeye muktedirliğini kaybettiği yıllarda horozlanan azınlıkların ecdada neler yaptığı herkesin malumu... Onlar uluslararası ağababalarının emriyle adeta ‘Besle kargayı oysun gözünü’ misali Osmanlı’ya yaptığını bırakmamışlardı.

Lozan’ı içlerine sindiremeyenlerin o günden bugüne Türkiye Cumhuriyeti’ne kini de katlanarak arttı.

Fener Rum Patrikhanesi’nin ve ağababalarının ağlayıp durduğu “Ekümenik” sıfatını Türkiye  tanımamaya devam ediyor. Devletin bekası için de bu gerekli... Ama gelin görün ki, akli evvel bir zat yine şühedanın kemiklerini sızlattı.

Bartholomeos, “Ekümenik” ünvanı için yanıp tutuşurken bir Bizans oyunu daha sahnelendi. Adeta
Rum Patrikhanesi’nin evrenselleşmesi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin başına bir “Vatikan” olması çin çalışılıyor.

DEVLET KÜKREDİ 

Oyun tezgahlayanlar bir gerçeği, "Benim aklım hep Turkiye'dir" sözünün sahibini unutuyor. Unuttukça da şamarı suratlarınin tam ortasına yiyor.

Sayın Devlet Bahçeli Bey de bugün öyle yaptı. Pontusun çocuklarına dersini verdi.

MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli yaptığı açıklamada son günlerde ardı arkasına sahnelenen provokasyonlara dikkat çekerek "Milli birliğimizi ve dayanışma ruhumuzu hedef alan sabotajlar bizi yolumuzdan çeviremeyecektir" dedi.

Sayın Devlet Bahçeli açıklamasında şöyle dedi:

"Bu provokasyonlardan birisi de, Sümela Manastırı’nda 9’ncu kez ayin yapmak için Trabzon’a gelen Fener Rum Patriği Bartholomeos’a ekümenik yazılı Trabzonspor formasının hediye edilmesidir.
Bu yürek yaralayıcı tertip skandal olmasının ötesinde tahrik, tahrip ve taciz tonu çok yüksek bir meydan okumadır.
Trabzonspor’umuza ve bu kulübümüze gönül veren muhterem vatandaşlarımıza hakaret niteliğindeki bu kepazeliğin hiçbir vicdan tarafından kabul edilmeyeceği ortadadır."

O şerefli formaya "Ekümenik" yazan kirli ellere Devlet Bahçeli Beyim son sözünü haykırdı:
"-Türkiye’de ekümenik diye bir kurum ve görev tanımı yoktur.
Lozan Antlaşması gereğince, Fener Rum Patriği’nin siyasi ve idari işlerle uğraşmaması, ülkemizdeki Rum-Ortodoks vatandaşlarımıza ruhani hizmet vermesi hüküm altına alınırken, Fatih Kaymakamlığı’na bağlı bir din görevlisi olmasının dışında hiçbir statüsü de olamayacaktır."

Anladınız mı?